Birçok kişi, doktorlarının kendilerini tedavi ederken bir hata yapması durumunda ne bekleyecekleri konusunda kararsızdır veya tazminat alacakları konusunda kötümserdir. Bu makale, tıbbi uygulama hatası zarar verdiyse ne yapmanız gerektiğini anlatacaktır. Ayrıca nasıl ve ne zaman dava açacağınızı da açıklamaktadır.
Hiç kimsenin başka bir bireyin fiziksel bütünlüğünü değiştirmesine veya bir kaymaya neden olabilecek davranışlarda bulunmasına izin verilmez. Bunun istisnası doktorlar tarafından gerçekleştirilen tıbbi müdahalelerdir. Her tıbbi prosedür risk içerir. Tüm önlemler ve özen gösterilse bile, istenmeyen sonuçların ortaya çıkma olasılığı hala vardır. Bu komplikasyonlar tıbbi terimlerle komplikasyon olarak bilinir. Bir hekim derhal harekete geçmediğinde veya gerektiğinde müdahale etmediğinde, bu tıbbi malpraktis değil, yanlış uygulamadır. Diğer tüm durumlarda, müdahale eden hekim sorumlu tutulmayacaktır.
Hastaneye yatmanıza neden olan bir iş kazası geçirdiyseniz bu makaleyi okumanız faydalı olabilir. Hastaneye yatmanıza neden olan kaza bir araba kazası ise trafik kazaları hakkında daha fazla bilgi edinebilirsiniz.
Tıbbi ihmal için mevcut olan farklı tazminat türleri nelerdir?
Doktorlar üç kategoride sorumluluğa tabidir: cezai, idari ve mesleki sorumluluk.
Bir doktorun veya başka bir sağlık çalışanının hukuka aykırı eylemleri suç teşkil eder. Bu durumda cezai sorumluluk ortaya çıkabilir. Hekim, hastanın “rızası” ile yapılan her türlü tıbbi müdahaleden cezai olarak sorumludur. Hastanın rızası cezai bir suç değildir. Bu, yasalara uymak için bir nedendir. Hekimin müdahalesi ağır hatalara, ihmale veya kasta yol açarsa cezai sorumluluk uygulanabilir.
Devlete ait tesislerde (kamu hastaneleri veya aile sağlığı merkezleri gibi) çalışan hekimler idareye karşı sorumludur. Yani devlete karşı. Devlet, yani doktorlar tarafından yapılan hatalardan sorumlu olan tüm kamu görevlileri gibi idare aleyhine dava açılacaktır. İdare, hatanın maliyetini hekimden geri alma hakkına sahiptir. Mahkemenin tazminata hükmetmesi halinde idarenin doktordan tazminat tahsil etme hakkı vardır. Bu makale size idareye karşı hukuk davası açmanız için gereken tüm bilgileri verecektir.
Hekimler her zaman hastaları yaralamamak, her aşamada onları eğitmek, her türlü ayrımcılıktan kaçınmak, yalnızca hastanın rızası alındıktan sonra prosedürleri uygulamak ve mahremiyeti korumak gibi kurallara uymalıdır. Mahremiyet ihlalleri özel alanda meydana gelebilecek suçlardır.
Hekimler ve Hastalar Arasındaki İlişki
Doktor ve hasta arasında var olan her türlü ilişkinin hukuki yönüne öncelik verilir. Bu ilişki bazen vekalet olarak da adlandırılır. Bu ilişki bazen bir iş sözleşmesi ile bazen de avukatsız bir iş sözleşmesi ile kurulur.
Hem hasta hem de doktor birçok borçtan sorumludur. Hastanın borçları ile başlayalım. Bunlar arasında hekimin sözleşmeden doğan ücretini ödemek, hekimin tüm sorularına doğru yanıt vermek ve tedaviyi olumsuz etkileyecek davranışlardan kaçınmak yer alır.
Hekimin sözleşmeden doğan temel görevi hastalığı teşhis etmek ve tedavi etmektir. Hekimin görevleri arasında hastayı bilgilendirmek ve ondan onay almak da vardır. Diğer görevleri arasında hasta kayıtlarını tutmak, sır saklamak ve sadık olmak yer alır. Rıza, hastanın teşhis, tedavi yöntemi ve ilgili riskler hakkında bilgilendirilmiş olmasıdır.
Doktor Hatası Tazminat Terimleri
Daha önce de söylediğimiz gibi, bir hekim ile hasta arasında var olan ilişki temelde sözleşmeye dayalıdır. Bazı durumlarda tıbbi malpraktis tazminatı veya sorumluluğu haksız fiile dayanabilirken, bazı durumlarda sadece vekilsiz hareket etme fiiline dayanabilir. Bu makalede, sadece uygulamada sıkça karşılaşılan vekalet sözleşmesinden doğan hekim sorumluluğunu inceleyeceğiz. Hekimler, sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmedikleri için sorumlu tutulmaktadır. Ancak bu sorumluluk bazı koşullara tabidir.
Hekimin bir hatadan sorumlu olabilmesi için ortada bir anlaşma olması gerekir. Anlaşma bozulursa, hasta da sorumlu olacaktır. Zarar ile yanlış eylem arasında bir nedensellik bağı bulunmalıdır.
Sözleşmeden doğan yükümlülüklerini yerine getirmeyen bir doktor sözleşmeyi ihlal etmiş olur. Bir doktorun birincil görevi hastalığı teşhis ve tedavi etmektir. Doktor, hastalığı teşhis etmemekten, gerekli araştırmayı yapmamaktan veya yetersizlik ya da deneyim eksikliği nedeniyle araştırma sonuçlarını yanlış yorumlamaktan ve gerekli araştırmayı yapmamaktan sorumlu tutulabilir.
Hekim, sözleşmeyi ihlal eden her türlü davranıştan sorumludur. Kusur, ihmalden veya kasıttan kaynaklanabilir. İhmal, gerekli özenin gösterilmemesinden kaynaklanır. Kasıt, bir sözleşmeyi kasıtlı olarak göz ardı etmektir.
Doktor sözleşmeyi ihlal etmiş ve hasta da mağdur olmuş olmalıdır.
Doktorun eylemleri hastanın uğradığı zararla da bağlantılı olmalıdır.
Doktor Hatası Tazminat Kapsamı
Tıbbi hatalar nedeniyle yaralanan bir kişi, ek tedavi masrafları için tazminat talep edebilir. Yanlış tedavi, gelir kaybına yol açmışsa veya mağdurun gelecekteki ekonomik beklentilerini etkilemişse tazmin edilmelidir.
Bir doktorun eylemleri hastanın fiziksel, psikolojik ve duygusal acı çekmesine neden olabilir. Bu zararların tazmin edilmesi için hakim öncelikle hekimin neden olduğu zararları belirlemeli ve ardından manevi tazminata hükmetmelidir. Hasta, hükmedilen manevi tazminattan tatmin olmalıdır.
Doktor hatası nedeniyle ölüm
Tazminat genellikle zarar gören tarafa ödenir. Hastaya maddi veya manevi destek sağlayanlara tazminat ödenir.
Doktor Hatası Tazminat Tutarı
Tazminatın hesaplanması, mağdurun zararının hesaplanması ile aynıdır. Tazminatın hesaplanması genellikle uzmanlar tarafından yapılır. Birlikte çalıştığınız avukata karşı bir sorumluluğunuz vardır. Davanın türüne ve niteliğine bağlı olarak en iyi seçim budur.
Manevi tazminatın hesaplanması, soyut durumlara dayandığı için maddi tazminatın hesaplanmasından farklıdır. Bu yüzden karmaşık bir konudur.
Tıbbi uygulama hatası iddiaları için zaman aşımı süresi
Geçerli zamanaşımı süreleri, talebin yasal temeline bağlı olarak değişir.
Doktor/hasta ilişkisi bir hizmet sözleşmesine dayanıyorsa, zamanaşımı süresi geçerlidir.
Bir doktorun hatasından kaynaklanan tazminat bir iş sözleşmesine dayanıyorsa, zamanaşımı süresi uygulanır. Eğer doktorun hatası ciddi bir hata ise, zamanaşımı süresi 20 yıldır.
Tazminat talebi izinsiz çalışmaya dayanıyorsa, zamanaşımı süresi 10 yıldır.
Haksız fiil iddiası söz konusuysa, tazminat davası hastanın zararı fark ettiği tarihten itibaren iki yıl içinde açılmalıdır. Dava, haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren 10 yıl içinde de açılabilir. Haksız fiilin aynı zamanda suç sayılması halinde Türk Ceza Kanunu’na göre daha uzun bir zamanaşımı süresi söz konusu olabilir.
+ There are no comments
Add yours